S.S. SAMSUN PANCAR EKİCİLERİ KOOPERATİFİ

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından Ziraat Bankası aracılığıyla hayvancılığın desteklenmesi ve hayvancılık işletmelerinin büyümesi amacıyla 0 faizli kredi imkanı sunuldu. Ziraat Bankası tarafından kullandırılacak büyükbaş hayvan besiciliği, büyük ve küçükbaş süt sığırcılığı, damızlık sığır yetiştiricilerine kullandırılacak olan kredi ile ilgili olarak Didim Ziraat Odası'nda bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıya İlçe Tarım Müdürü İsmail Efe, Didim Ziraat Odası Başkanı Ahmet Çetin, Didim Ziraat Odası Meclis Başkanı Bahattin Gökdemir katılırken; Ziraat Bankası Didim Şube Müdürü Selçuk Kaplan, oda yönetimi ve üyelerine kredi hakkında bilgiler verdi. Toplantının açılışında konuşan Didim Ziraat Odası Başkanı Ahmet Çetin, "Hayvancılık yapmak isteyen çiftçiler, İlçe Tarım Müdürlüğünde alacakları işletme belgeleri ile 0 faizle bankadan kredi alabilecekler. Ayrıca İşletmesi olan üretici de bu kredilerden yararlanabilecek. Detaylı bilgi almak isteyen üreticiler İlçe T

IMF ile yapılan görüşmelerin ardından önce çiftçinin ümüğü sıkıldı. Tarımsal ürünlere verilen yeni prim miktarlarının toplamı 5.5 milyar YTL'den 5 milyar YTL'ye çekildi. Yurtiçinde 2008 yılında üretilen tarımsal ürünler için verilen destekleme primleri miktarı yeniden belirlendi. Değişiklikle destek primi buğdayda 5 kuruştan 4.5 kuruşa, pamukta 30 kuruştan 27 kuruşa düşürüldü. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2008 yılı ürünü prim miktarlarında artış bekleyen üreticilerin Resmi Gazete'de yayımlanan yeni prim miktarlarıyla büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını belirterek, "IMF ile yapılacak stand-by anlaşması henüz imzalanmadan tarıma ve çiftçilere zarar vermeye başladı" dedi. Bayraktar, değişiklikle, 5.5 milyar TL olan tarımsal destekleme bütçesinin, 5 milyar TL'nin altına düştüğünü ifade etti. IMF ile yapılan görüşmelerin ardından bütçede kısıtlamalara gidilmesi kararlaştırılmıştı. Prim desteğinin düşürülmesinde bu kararı

Diyarbakır'ın sembolü olan karpuz, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Üretimi sürekli azalan Diyarbakır karpuzu artık sembolik olarak yetiştiriliyor. Bir elin parmağını geçmeyen bir kaç çiftçi, sadece karpuz festivalindeki 5 bin TL'lik ödülü almak için Diyarbakır karpuzu üretiyor. Sınırlı sayıdaki Diyarbakır karpuzunun hasadı 20 gün önce sona erdi. Her yıl kilo kaydeden karpuzun bu yılki en büyüğü 38 kilogram olarak tespit edildi. Sınırlı sayıda çiftçilerin ürettiği karpuzları tartarak teslim alan İl Tarım Müdürlüğü, yapılacak ödül töreni için karpuzları soğuk hava deposunda koruyor. Diyarbakır karpuzunun yok olma sebebi ise İsrail ve Avrupa ülkelerinden gelen yabancı tohum. Geleneksel yerli tohum, daha sağlıklı ve lezzetli olmasına rağmen daha az verim ve daha az dayanıklılık gösterdiği için tercih edilmiyor. Yabancı tohumda ise verim ve dayanıklılık oranı yüksek. Ancak bu tohumlar hibrit olduğu için çiftçiler her yıl yeniden satın almak zorunda kalıyor. Üreticiler tohumu

Antalya'da sera üretiminin öncesinde yaşanan boşluk nedeniyle domatesin kilogram fiyatı 4 liraya kadar çıktı. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, domateste yaklaşık 2 hafta önce başlayan fiyat artışı, ürünün azalması nedeniyle devam ediyor. Geçen hafta 2,5-3 lira aralığına yükselen domatesin kilogram fiyatı, bu hafta sonunda 4 liraya tırmandı. Salçalık domatesler bile 2 liradan alıcı buldu. Bursa Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Mehmet Galip Toplan, mevsimlik domatesin bu dönemde azaldığını ifade etti. Bursa'nın Karacabey ve Mustafakemalpaşa ilçelerinde domatesin neredeyse bittiğini dile getiren Toplan, şunları kaydetti: ''İznik ile Eskişehir, Çanakkale ve Denizli'de azaldı. Olumsuz hava şartları nedeniyle üründe çatlamalar da olunca son haftalarda arz, talebi güçlükle karşılar oldu. Antalya bölgesinde sera üretimi Ekim sonunda başlayacak. Bu ara dönemde yaşanan boşluk, fiyatların yükselmesine yol açtı. Salçalık domatesin fiyatı bile inanılmaz y

Yıllardır fiyatı 3 TL'nin üzerine çıkmayan ancak bu yıl arz sıkıntısı nedeniyle fiyatları hızla tırmanışa geçen pamuktan, yeni bir rekor daha geldi. İzmir Ticaret Borsası'nda (İTB) pamuk önceki gün 4 TL'den işlem gördü. Yeni mahsul pamukların da bu fiyatlardan işlem görmesi bekleniyor. Dünya fiyatlarındaki artışın bir yansıması olarak değerlendirilen bu yükseliş çiftçinin de yüzünü güldürüyor. İTB'de 1998-1999 sezonunda 47 kuruştan işlem gören Ege pamuğu 12 sezon sonra en yüksek noktaya 3.70 TL ile haziran ayında ulaşarak rekor kırmıştı. Son yıllarda yüksek girdi maliyetlerine rağmen fiyatı gerileyen Türkiye'nin geleneksel tarım ürünlerinden pamuk, bu sezon fiyat artışıyla üreticinin yüzünü güldürdü. Son yıllarda para getirmediği için ekimden vazgeçildiği için üretim alanları daralan pamukta geçmiş yılların stoklarının tükenmesi ve ürünün para etmesi ekim alanlarının da yeniden artmasını sağladı. Fiyatlarda artışla birlikte bu sezon Türkiye genelinde ortalama yüzd

Tüketicilerin Gdo'lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) Tarım Ürünleriyle İlgili Soru İşaretleri Henüz Tatmin Edici Şekilde Yanıtlanmamış Olsa da, Genetiği Değiştirilerek Normalden İki Kat Hızlı Büyümesi Sağlanan Somon Balığının Tüketime Sunulması Girişimi ABD'de Tartışılmaya Başladı. Tüketicilerin GDO'lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) tarım ürünleriyle ilgili soru işaretleri henüz tatmin edici şekilde yanıtlanmamış olsa da, genetiği değiştirilerek normalden iki kat hızlı büyümesi sağlanan somon balığının tüketime sunulması girişimi ABD'de tartışılmaya başladı. Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi'nin (FDA) söz konusu somon balığının tüketime sunulması için yapılan izin başvurusuna ilk yanıtı, ''yeni balığın güvenli göründüğü, ancak bu ürünün tüketici sofrasına gelmesinden önce kesin karar vermek için birçok test yapılması gerektiği'' oldu. Yeni somonu üreten AquaBounty firması yetkilileri, genetiği değiştirilmiş somonun tat, doku, renk ve kokus

Emeğinin karşılığını alamadığı için yıllar önce tarlasına mısır ve buğday eken çiftçi, yüksek fiyatı görünce tekrar beyaz altına sarıldı. Ekim alanları Çukurova'da yüzde 50 arttı. Antalya'da ise iki katına çıktı. Dünya genelinde fiyatların yükselmesinde Pakistan'daki sel felaketinde tarlaların sular altında kalması, Çin'in talebinin sürekli artması ve Hindistan'ın ihracatı durdurması etkili oldu. Yıllar önce pamuğu bırakıp alternatif ürünlere yönelen çiftçiler, bir dönem Türk filmlerine konu olan beyaz altına geri dönüş yaptı. Pamuk fiyatları son yılların en yüksek seviyesine ulaştı. Aralık 2008'de kilogram fiyatı 1,77 lira olan pamuk, 2010 Ağustos ayında rekor kırarak 3,6 TL'ye ulaştı. Eylül sonuna kadar 4 lirayı bulması bekleniyor. Pamuk fiyatlarındaki rekor artış, çiftçinin de yüzünü güldürüyor. Son yıllarda gerek girdi maliyetlerinin yükselmesi gerekse fiyatının düşük olması sebebiyle pamuktan uzaklaşan üretici, rekor fiyat üzerine tekrar beyaz altı

Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) piyasada dengeyi bulmak amacıyla stoklarındaki buğdayı piyasaya sürmesine karşın fiyatların düşmediği, bununda un fiyatlarını artırarak ekmek fiyatlarını tetikleyeceği bildirildi. Adana'nın Ceyhan ilçesi Ziraat Odası Başkanı Yavuz Tezcan, ülke genelinde yaşanan kuraklık nedeniyle buğday rekoltesinin düşük gerçekleştiğini söyledi. Türkiye'nin buğday üretiminin önemli bir bölümünü karşılayan Çukurova yöresinde de kuraklığın olumsuz etkisinin görüldüğünü anlatan Tezcan, rekoltenin düşük olmasının yanında Rusya'nın da buğday ihracatını durdurmasının ardından haziran ayındaki hasat döneminde kilogramı 50 kuruştan satılan buğdayın fiyatının son dönemde 70 kuruşa kadar çıktığını anımsattı. Tezcan, dünya genelinde yaşanan sıkıntılar dolayısıyla stoklardaki azalmayı dikkate alan ülkelerin çeşitli önlemleri gündemlerine taşıdıklarını ifade ederek, ''Her ülke tüketicisini korumak için tedbirler alıyor. Çünkü fiyatların ne olacağı bilinmiyo

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Dünyanın en büyük 8. tarım alanına sahibiz, pek çok üründe dünyanın ilk 5 üreticisi arasındayız, ama hiçbir ürünün fiyatını ve pazarını belirleyemiyoruz'' dedi. Hisarcıklıoğlu, Bandırma Ticaret Borsası tarafından yaptırılacak hububat depolarının temel atma töreninde yaptığı konuşmada, tarımı gerçek anlamıyla, hakkını vererek yapabilen ender şehirlerden biri olan Bandırma'da bulunmaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Bandırma'nın hem tarımı profesyonel bir sektör haline getirebilmiş hem de yetiştirdiği tarım ve hayvancılık ürünlerini, sanayi ürününe dönüştürerek, üretilen katma değeri fazlasıyla artırabilmiş bir kent olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, tarım ürünün yetiştirilmesindeki kalite kadar, saklama koşullarındaki kalitenin de son derece önemli olduğunu vurguladı. Hisarcıklıoğlu, depolanamayan, uygun koşullarda saklanamayan ürünlerin, her zaman ederinin çok altında pazarlandığına

Doğal felaketlerin tetiklediği tarımsal emtia fiyatlarındaki artış buğday ve arpadan sonra pirince de sıçrayamaya hazırlanıyor. Taylanddaki kuraklık ve Pakistandaki sel, pirinç fiyatında endişeyi artırıyor. Küresel iklim değişiklikleriyle gelen doğal felaketler, dünyada gıda arzının son durumuyla ilgili endişeleri giderek artırıyor. Rusya'daki kuraklık yüzünden artan buğday fiyatları ve arpadaki yükselişten sonra yatırımcılar şimdi de tarım emtiasında bu yılın en kötü performansına sahip pirince yönelmeye başladı. Dünyanın en büyük üçüncü pirinç ihracatçısı konumundaki Pakistan ile Tayland'taki olumsuz hava koşulları pirinç fiyatlarını tehdit ediyor. Pakistan ve Tayland, dünyadaki pirinç ihracatının yaklaşık yüzde 43'ünü karşılıyor ancak Pakistan'daki sel felaketine karşın Tayland'taki aşırı kuraklıklar, dünya gıda talebinde buğday ve arpadan sonra pirinçte de tedarik problemine yol açacak gibi gözüküyor. Bu da pirinç fiyatlarını yükselteceğe benziyor. Uzmanlar, b

Maliye Bakanlığının web sayfasında yer alan habere göre, Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva, ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton'a ve Tarım Bakanı Tom Vilsack'a ilettiği mektupta, tahıl ve pirinç yardımı istediği belirtildi. Haberde, acil yardım kapsamında istenilen 50 bin ton tahıl ile 20 bin ton pirincin 1 Aralık 2010 tarihine kadar gerektiği ifade edildi. Kırgızistan'da kanlı iktidar değişikliği ve ardından yaşanan şiddet olayları, devlet bütçesinde yüzde 20 açığa neden olmuştu.

Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO) Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, 70 bin tonu ekmeklik, 30 bin tonu makarnalık olan 100 bin ton buğday ve 100 bin ton da arpa olmak üzere toplam 200 bin ton hububat satışa sunulacak. TMO, 15 Eylül 2010'dan itibaren dünya fiyatları seviyesinde belirlenecek fiyatlarla buğday ve arpa satışına karar verildiğini açıkladı. Yurt dışı ve yurt içi hububat piyasalarının yakından takip edildiğini ve yurt için piyasalarının istikrarı için gerektiğinde her türlü tedbiri alacaklarını daha önceden duyurduklarını hatırlatan TMO, ilgili sektörlerin ihtiyaç duyacakları hammaddeyi temin edebilmelerini kolaylaştırmak amacıyla, ilk aşamada Avrupa Birliği'nden 330 bin tonluk gümrüksüz buğday ithalat yetkisinin özel sektöre verilmesini sağladıklarını belirtti. TMO açıklamaya şunları ekledi: “Bunun yanı sıra 6 Eylül 2010 tarihinden itibaren, kalitelerine göre 515-635 TL/Ton arasında değişen fiyatlarla 255.300 ton ekmeklik, 550-665 TL/Ton aras

Türkiye Sebze ve Meyve Komisyoncuları Federasyonu (TÜSEMKOM) Başkanı Yüksel Tavşan, fiyat artışlarının ürünlerin azalmasından kaynaklandığını belirterek şunları söyledi: ''Sebze ve meyve üretimi tarlalarda artık mevsime bağlı olarak azalmaya başladı. Yaz aylarının mevsim normallerinden daha sıcak geçmesi üretimi olumsuz etkiledi. Karpuz, salatalık ve diğer bazı ürünler tarlada kavrulunca fiyatlar arttı. Şu anda tarla üretimi Ağustos ayı ortalamasına göre azaldı. Bunun sonucu da fiyatlar artmaya başladı. Bazı sebze ve meyvelerin ithal edilmesi de fiyatların artmasını tetikledi.'' Yüksel Tavşan, bayram sonrası talebe göre fiyatların gelecek hafta yeniden değişebileceğini de ifade ederek, ''Irak'a sebze ve meyve ithalatı kayda değer oranda artmaya başladı. Bu artış fiyatlara da yansıdı. Gelecek hafta talepte bir azalma olursa fiyatlar yeniden düşebilir, piyasa eski haline gelebilir'' dedi.

Gazipaşa Tarım Müdürü Hasan Aslan Gazipaşa, ilçede 1500 dekar alanda üretilen nardan yıllık bin 498 ton rekolte elde edildiğini, çekirdeksiz narın toplam nar üretiminin yüzde 90'ını oluşturduğunu bildirdi. Aslan, "ürünümüz sofralık olarak tüketiliyor, gerek kalitesi gerek aroması ile farklı bir nar çeşidi" dedi. Yılın ilk hasadının yapıldığı Doğanca köyü Zeytin Burnu yöresinde elde edilen ürünler kilogramı 5 liradan manav tezgahlarını süslemeye başlarken, bu ürünün pazar sorunu yaşamadığı, özellikle turistlerin büyük ilgi gösterdiği kaydedildi.

Köprübaşıömerefendi ve İçmeler Köylerinde yapılan çalışmayı bölge çiftçisine ve Köylerde görevli Ziraat Mühendislerine göstermek amacı ile bir tarla günü düzenledi. Gerçekleştirilen tarvla gününe katılan İl Tarım Müdürü Ayhan Ünal Düzce’de tarımsal üretimi çeşitlendirmek ve geliştirmek amacı ile çeşitli çalışmalar yaptıklarının söyleyerek “Bizim dışımızda özel sektör tarafından yapılan çalışmaları da destekliyoruz. Köylerdeki Ziraat Mühendislerimizde bu amaçla yapılan çalışmalarda yardımcı olmaktadır” dedi. Çalışmayı yapan üreticiler “Bu sene kavun ektik gelecek sene bu üretimi çeşitlendireceğiz. Düzce’nin İstanbul’a yakın olması nedeni ile burada üretim yapmayı düşündük. Bu senede kavun iyi para ettiği için şanslı olduğumuzu düşünüyoruz” şeklinde konuştular.

İl Tarım Müdürü Kadir İSPİRLİ 2003 yılından beri İl Özel İdaresi Finansal kaynakları kullanılarak üreticilere kurdurulan meyve bahçelerini yerinde inceleyerek üreticilerin görüşlerini aldı. Bu bağlamda 17.08.2010 tarihinde Terme İlçesi Hüseyin mescit beldesi ve civarındaki bodur elma bahçelerini ,18.08.2010 tarihinde de merkez Çorak mahallesindeki demonstrasyon bağını inceledi. Terme ilçesindeki bodur elma bahçelerinde Vista Bella, Jersey Mac, Summerred, Gala gurubu, Granny Smith ve Fuji elma çeşitleri kullanılmış olmakla birlikte başta Granny Smith olmak üzere Gala ve Fuji çeşitleri ağırlık kazanmıştır. Özellikle kara leke hastalığının önemli olduğu bu bölgede ekolojik koşullarda dikkate alındığında yüksek pazar fiyatı ile granny smith çeşidi tartışmasız ön plana çıkmaktadır. Üreticilerde İl Müdürüne bu konudaki memnuniyetlerini dile getirmişlerdir. Merkez Çorak Mahallesindeki demostrasyon bağı ise iklimsel açıdan bağcılık için Samsunda en ekstrem

Şap hastalığı yüzünden tam 30 yıldır ihracatın yasak olduğu Rusya'ya ilk Türk tavukları gönderildi Sovyetler Birliği'nin son döneminde şap hastalığı olduğu gerekçesi ile Türk tavuğuna getirilen ithalat yasağı resmen sona erdi. Üç firma Türkiye'den ilk piliç eti ihracatını gerçekleştirdi. Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev'in Mayıs ayında gerçekleşen Türkiye ziyaretinde altı tavuk üreticisi şirkete verilen uygunluk sertifikası, 13 şirkete çıkarıldı. Rusya pazarında fiyatların düşük olması, ithalatçı Rus firmaların Türk tavuğunu tercih etmemesi nedeni ile tavuk üreticileri için Rusya pazarı henüz cazip değil. 3.3 MİLYON TONLUK PAZAR Son olarak 19 milyon dolarlık yatırımla Bilecik'te ileri işlenmiş piliç eti üretimine başlayan CP Piliç, ihracat yapan firmalardan biri. CP Türkiye Başkan Yardımcısı Nezih Gençer, "Irak'tan sonra Rusya'ya da Türk tavuğunun lezzetini keşfettirmeye kararlıyız. Brezilya ve ABD şu ana kadar Rusya pazarına egemen durumdalar

Türkiye’nin Balkanlardaki barış için özel önem verdiği Bosna Hersek’in Cumhurbaşkanı Dr. Haris Silajdzic, Türk işadamlarının ticaretten öteye geçmesini, ülkeye doğrudan yatırımlarını artırmasını istedi. Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecinde ilerledikçe çok daha değerli bir ülke haline geleceklerini söyleyen Silajdzic, “Biz su kaynaklarımızla ilgili enerji yatırımlarını başlatıyoruz. Bu açıdan Avrupa’nın en zengin ülkeleri arasındayız. Türk işadamları elini çabuk tutsun, çünkü bu projelere yatırım yapmak için kapıda bekleyenler var. Boş tarlalarımız da çok, bunların ekilmesi ya da hayvancılık için değerlendirilmesi gerekiyor. Gelin bu ülkeden toprak alın, ister ziraat yapın ister hayvancılık. Türkiye’de et fiyatlarının çok yüksek olduğunu duydum. Hem Avrupa’ya hem de Türkiye’ye çok kârlı üretimler yapabilirsiniz” dedi. 100 milyon dolar yakışmıyor Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, “Rakamlara baktım, Türk işadamlarımızın buradaki yatırımları sadece 100 milyon dolar civarında kalmış. Bu r

Dünya fındık üretim ve ihracatının büyük bölümünü elinde bulunduran Türkiye, 2009-2010 fındık ihraç sezonunda, 213 bin 141 ton fındık ihraç ederek karşılığında 1 milyar 343 milyon doları aşkın gelir elde etti. Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliğinden yapılan açıklamaya göre, 1 Eylül'de başlayan 2009-2010 fındık ihraç sezonunda, standart natürel iç fındığın kentali (100 kilogram) ortalama 645 dolardan işlem gördü. Yaklaşık 90 ülkeye fındık ihraç eden Türkiye, 1 Eylül 2009-31 Ağustos 2010 tarihleri arasında 213 bin 141 ton fındık ihraç ederek, karşılığında 1 milyar 343 milyon 910 bin 79 dolar gelir sağladı. İhracatın 160 bin 454 tonu AB ülkelerine yapılırken, AB dışındaki Avrupa ülkelerine 23 bin 629, denizaşırı ülkelere 18 bin 327, diğer ülkelere ise 10 bin 731 ton fındık ihracatı gerçekleştirildi. Türkiye, 2008-2009 ihraç sezonunda 244 bin 628 ton fındık ihraç ederek karşılığında 1 milyar 178 milyon 101 bin 490 dolar döviz girdisi sağlamıştı.

Hububat ve Baklagil Üreten Çiftçilere Müracaat Etmeleri Halinde Satmış Oldukları Her Ürün İçin Kilogram Başına Prim Ödeneceği Belirtildi. Tarım İl Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, hububat ve baklagil üreten çiftçilere müracaat etmeleri halinde satmış oldukları her ürün için kilogram başına prim ödeneceği belirtildi. Kayseri Tarım İl Müdürü Adnan Akay, Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli'ne göre 2010 yılı ürünü hububat ve baklagil fark ödemesi desteği uygulama tebliğinin Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlattı. Akay, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: 'Müracaat için 1 Mayıs 2010 tarihinden sonra düzenlenmiş satış belgesi (Fatura veya müstahsil makbuzu) gerekmekte. Müracaatlar yerleşim biriminin bağlı olduğu Tarım Kredi Kooperatifine yapılacak. Son müracaat tarihi 29 Nisan 2011. Müracaat eden çiftçilerin 2010 yılı Çiftçi Kayıt Sistemi'nde kayıtlı olmaları gerekmekte. Ayrıca 2010 yılı üretim beyanları, satışını

Trakya Birlik ayçiçeğinin kilosunu 93 kuruştan alacağını açıkladı. Trakya Birlik'ten yapılan açıklamaya göre 2010-2011 sezonuna göre ayçiçeğinin rekoltesinin 950 bin ton olacağı, birlikleri tarafından 505 bin ton alım yapılacağı belirtildi. Açıklamada, ayçiçeği hasadının Ağustos ayında başladığına işaret edilerek, hasadın Edirne, Babaeski, Tekirdağ, Kırklareli, Lüleburgaz, Hayrabolu, Malkara, Çorlu, Muratlı, Keşan, Havsa, Saray, Çatalca, Lalapaşa, Süloğlu, Pınarhisar, Vize, Ahmetbey Kooperatifleri'nce devam ettiği bildirildi. Açıklamada, "Birliğimize bağlı 48 kooperatife ait 59 alım merkezi ve iki fabrikada ham yağ oranına göre ve 65 alım merkezinde normal alım esaslarına göre olmak üzere toplam 124 alım merkezi ve iki fabrikamızda bugün itibariyle 71 bin ton hamyağ oranına göre, 26 bin ton normal alım esaslarına göre ve bin 500 ton high oleik cinsi olmak üzere toplam 98 bin 500 ton ayçiçeği mübayaası gerçekleştirilmiştir" denildi. Açıklamada, şu bilgilere de yer ve

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) buğday piyasasında dünyada yaşanan dalgalanmalara önlem olarak stoklarındaki buğday satışını öne çekti. TMO, 6 Eylül 2010'dan itibaren, kalitelerine göre değişen fiyatlarla toplam 334 bin ton buğdayın satışa açılmasına karar verdi. Ofis, daha önce stoktaki buğdaylar için satış tarihini 1 Kasım olarak duyurmuştu. Un Sanayicileri Federasyonu (USF) Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Özmen, TMO'nun kararının ardından piyasada bir rahatlama olduğunu söyledi. Buğday kilo fiyatı ise 70 kuruştan 67 kuruşa indi. TMO, buğday piyasasında istikrar için aldığı önlemleri duyurdu. Bir açıklama yapan ofis, Dünya Tahıl Konseyi tarafından bu yıla ilişkin dünya buğday üretim tahminlerinin nisan ayında yapılmaya başlandığını anımsattı. 658 milyon tonluk buğday üretim öngörüsünün mayısta 660 milyon ton, haziranda 664 milyon tonken, temmuzda 651 milyon ton, ağustosta ise 644 milyon ton olarak revize edildiği kaydedilen rapora göre, dünyanın toplam buğday stoku ise 841 milyon

Samsun Toprak Su Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Karadenizde 8 ilde toprak tanımlaması yaparak, 32 ayrı harita çıkaracak. Türkiye'de 1975 yılında yapılan tarım arazilerinin tespiti, özelliklerinin belirlenmesi, taşlık, drenaj meyil durumlarının ortaya çıkarılması, toprak içerisindeki materyaller, gübre durumu gibi 32 ayrı özelliğin belirlenmesi ve toprakların tanınmasını içeren çalışmanın güncellenmesi için bir proje başlatıldı. Samsun Toprak Su Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nce hazırlanan proje, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Tarımsal Araştırma Genel Müdürlüğü'ne sunuldu ve bilimsel çalışma olarak kabul edildi. 2008 yılında başlanan proje Sinop, Artvin, Gümüşhane, Trabzon, Rize, Ordu, Giresun ve Samsun'da uygulandı. Türkiye'de ilk defa bu kadar kapsamlı bir projenin uygulaması için çalışma yürütülürken, 8 ilin tamamlanmasının ardından projenin devamı kabul edilirse Türkiye'nin 32 ayrı toprak haritası çıkarılarak, kimlik verilecek. Samsun, Rize, Artvin ve Sin

TMO, 255 bin 300 ton ekmeklik, 78 bin 700 ton makarnalık olmak üzere toplam 334 bin ton buğdayın satışa açılmasına karar verdi. ANKARA - Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), daha önce 1 Kasım olarak duyurduğu stoklarındaki buğdayın satışını öne çekti. TMO, 6 Eylül 2010'dan itibaren, kalitelerine göre 515-635 TL/ton arasında değişen fiyatlarla 255 bin 300 ton ekmeklik, 550-665 TL/ton arasında değişen fiyatlarla da 78 bin 700 ton makarnalık olmak üzere toplam 334 bin ton buğdayın satışa açılmasına karar verdi. TMO'dan yapılan yazılı açıklamada, hububat piyasalarının yakından takip edildiği belirtilerek, yurt içi piyasaların istikrarı için gerektiğinde her türlü tedbirin alınacağının duyurulduğu hatırlatıldı. Dünya Tahıl Konseyi tarafından bu yıla ilişkin dünya buğday üretim tahminlerinin Nisan ayında yapılmaya başlandığı ve 658 milyon tonluk öngörünün, Mayıs'ta 660 milyon ton, Haziran'da 664 milyon ton iken, Temmuz'da 651 milyon ton, Ağustos'ta ise 644 milyon ton

BM'ye Bağlı Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), uluslararası gıda fiyatlarının son iki yılın en yüksek düzeyine çıktığını bildirdi. Merkezi Roma'da bulunan FAO, örgütün gıda fiyatları endeksine göre temmuz ve ağustos ayları arasında yüzde 5 oranında artış olduğu kaydetti. Gıda fiyatlarındaki aynı dönemdeki artışın, yine de fiyatların tırmandığı Haziran 2008'deki yükselişin yüzde 38 gerisinde olduğu belirtildi. FAO açıklamasında, gıda fiyatlarındaki yükselmenin, Rusya'daki kuraklığın ardından buğday fiyatlarının hızla ani yükselişinin ve Rusya'nın buğday satışlarına sınırlama getirmesinin bir yansıması olduğu ifade edildi. Açıklamada, gıda fiyatlarındaki artışta yükselen şeker ve yağlı tohum ücretlerinin de etkisi olduğu belirtildi.

Tarım Bakanı Eker, TMO’ya hububat satmış üreticilerin paralarının kalan kısmının dün erken ödendiğini açıklayarak bayram müjdesi verdi Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, TMO’ya hububat satmış olan üreticilerin paralarının kalan 85 milyon lirasının da bugün (dün) hesaplara geçtiğini bildirdi. Eker, çiftçinin parasını hesabından çekebileceği müjdesini verdi. Bu yıl Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) hububat sezonu içerisinde bir milyon 900 bin ton hububat aldığını, bunun da yaklaşık 910 milyon lira tuttuğunu ve 824 milyon lirasının bugüne kadar ödendiğini belirten Bakan Eker “Geriye kalan 85 milyon TL’nin önemli bir kısmı bu ayın sonuna kadar ödenecekti. Fakat biz bayramın geliyor olması nedeniyle bunu öne çekiyoruz. Bugün (dün) itibariyle hesaplara geçti” dedi. YETERİ KADAR BUĞDAY VAR Öte yandan dünyada Uluslararası Hububat Konseyi, en son buğday rekolte tahmini sıcak havalar nedeniyle 20 milyon ton düşürerek 646 milyon ton olarak revize etti. Eker, şunları söyledi: “Düny